Birleşmiş Milletler’in ardından IMF de Fed’i politikalarında dikkatli olmaya çağırdı. IMF Genel Müdürü Kristalina Georgieva, Fed’in politikalarının dünyanın geri kalanı üzerindeki etkisini değerlendirme konusunda “çok yüksek” bir sorumluluğa sahip olduğunu vurguladı.
Uluslararası Para Fonu (IMF) Direktörü Kristalina Georgieva, ABD Merkez Bankası’nı (Fed) politikalarında aşırı dikkatli olmaya ve bunların dünyanın geri kalanı üzerindeki etkilerine karşı dikkatli olmaya çağırdı.
Georgieva, Suudi Arabistan ziyareti sırasında Reuters’e verdiği röportajda, doğru maliye politikalarıyla küresel durgunluğun önüne geçilebileceğini belirtti.
Hükümetlerin maliye politikalarının parasal sıkılaştırma ile uyumlu olması halinde küresel bir durgunluğun önüne geçilebileceğini kaydeden Georgieva, sadece önümüzdeki yıl durgunluğa giren ülkeler olabileceğini belirtti.
Georgieva, Fed’i politikalarında son derece dikkatli olmaya ve bunların dünyanın geri kalanı üzerindeki etkilerinin farkında olmaya çağırdı ve Fed’in sorumluluğunun “çok ağır” olduğunu da sözlerine ekledi.
BM, FAZLA ARTIŞ DURDURMASINI SÖYLEDİ
Özellikle IMF Başkanı Georgieva’nın Fed’e yaptığı çağrı, Birleşmiş Milletler’in (BM) merkez bankalarına faiz artırımlarını durdurma çağrısının ardından geldi.
Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı (UNCTAD), bugün yayınladığı raporunda, Fed ve Avrupa Merkez Bankası (ECB) gibi gelişmiş ülkelerdeki merkez bankalarının faiz oranlarını artırmaya devam ederek küresel ekonomiyi resesyona sürükleme riskini taşıdığını tespit etti. sonra uzun bir resesyona girer.
Raporda, durgunluğu tetiklemeden daha yüksek faiz oranlarıyla fiyatları düşürme düşüncesinin “akılsızca bir kumar” olduğu belirtildi.
Aşırı parasal sıkılaştırmanın pek çok gelişmekte olan ülkede ve bazı gelişmiş ülkelerde bir kriz döneminde bir durgunluk ve ekonomik istikrarsızlığı tetikleyebileceğine dikkat çeken raporda, mali sıkılaştırma, finansal çalkantılar ve çok taraflı destek ve koordinasyonun yeterli olmayacağı belirtildi. Raporda, reel ücretlerin düşmesine karşın, ABD’deki bu yılki oran artışlarının Çin hariç gelişmekte olan ülkeler arasında yer aldığı ve yüksek gelirli ülkeler için tahmini 360 milyar dolarlık gelir kaybına ve gelecekte başka sorunlara yol açabileceği belirtildi.